ATATÜRK’Ü TEMSİL EDEN HEYKEL, BÜST VE ABİDELERİ VEYAHUT ATATÜRK’ÜN KABRİNİ TAHRİP ETME SUÇU

ATATÜRK’Ü TEMSİL EDEN HEYKEL, BÜST VE ABİDELERİ VEYAHUT ATATÜRK’ÜN KABRİNİ TAHRİP ETME SUÇU

ATATÜRK’Ü TEMSİL EDEN HEYKEL, BÜST VE ABİDELERİ VEYAHUT ATATÜRK’ÜN KABRİNİ TAHRİP ETME SUÇU

1951 yılında yürürlüğe giren 5816 sayılı Atatürk Aleyhine İşlenen Suçlar Hakkında Kanunla Atatürk’ün hatırasına, Atatürk'ü temsil eden heykel, büst ve abidelere veyahut Atatürk'ün kabrine yönelik bazı hareketler suç olarak kabul edilmiştir. 5816 sayılı Atatürk Aleyhine İşlenen Suçlar Hakkında Kanunun 1. Maddesinin 2.fıkrasında düzenlenen Atatürk’ü temsil eden heykel, büst ve abideleri veyahut Atatürk’ün kabrini tahrip etme, kırma, bozma veya kirletme suçu makalemde incelenecektir.  

SUÇLA KORUNAN HUKUKSAL DEĞER

Atatürk’ü temsil eden heykel, büst ve abideleri veyahut Atatürk’ün kabrini tahrip etme, kırma, bozma veya kirletme suçunda suçla korunan hukuksal değer Atatürk’ün hatırasının saygınlığı olarak kabul etmiştir.

SUÇUN KONUSU

Suçun konusunu hareketin yöneldiği nesne ya da kişi oluşturmaktadır. Atatürk’ü temsil eden heykel, büst ve abideleri veyahut Atatürk’ün kabrini tahrip etme, kırma, bozma veya kirletme suçunda suçun konusunu Atatürk’ü temsil eden heykel, büst ve abideleri veyahut Atatürk’ün kabri oluşturmaktadır.

FAİL

Fail açısından herhangi bir özellik bulunmamaktadır. Bu nedenle herkes fail olabilir.

MADDİ UNSUR

5816 sayılı Atatürk Aleyhine İşlenen Suçlar Hakkında Kanunun 1. Maddesinin 2.fıkrasında Atatürk’ü temsil eden heykel, büst ve abideleri veyahut Atatürk’ün kabrini tahrip etmek, kırmak, bozmak veya kirletmek suç olarak düzenlenmiştir.

Söz konusu suç seçimlik hareketli suçlardandır. Hareketlerden birinin gerçekleştirilmesiyle suç tamamlanmış olur.

Yargıtay 15. Ceza Dairesinin 2012/45018 sayılı kararında söz konusu suçun oluştuğu kabul edilmiştir:

‘‘Mala zarar verme suçu başkasının mülkiyetinde bulunan taşınır veya taşınmaz malın kısmen veya tamamen yıkılması, tahrip edilmesi, yok edilmesi, bozulması kullanılamaz hâle getirilmesi veya kirletilmesiyle oluşur. Bu bakımdan, söz konusu suç, seçimlik hareketli bir suçtur. Yıkma, yalnızca taşınmazlar için söz konusudur. Taşınmazın önceki kullanış biçimine uygun olarak bir daha kullanılamaz duruma getirilmesini ifade eder. Yok etme, suça konu şeyin maddî varlığını ortadan kaldırmaktır. Bozma, suça konu şeyin, amacına uygun olarak kullanılması olanağını ortadan kaldırmaktır. Kirletme, başkasının binasının duvarına yazı yazmak, resim yapmak, afiş ve ilân yapıştırmak şeklinde gerçekleştirilmektedir.

Somut olayda; Sanığın olay gecesi götürüldüğü polis karakolunda bulunan Atatürk büstüne tekme atarak çökmesine neden olmak şeklindeki eyleminin 5816 sayılı yasanın 1/2 maddesinde düzenlenen suçu oluşturduğu gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması, bozma nedenidir.’’

CEZAYI ARTIRICI NEDEN

5816 sayılı Atatürk Aleyhine İşlenen Suçlar Hakkında kanunun 2.maddesinde  bazı hallerde cezanın artırılacağı düzenlenmiştir. Anılan madde şu şekildedir:

‘‘Birinci maddede yazılı suçlar; iki veya daha fazla kimseler tarafından toplu olarak veya umumi veya umuma açık mahallerde yahut basın vasıtasiyle işlenirse hükmolunacak ceza yarı nispetinde artırılır.

Birinci maddenin ikinci fıkrasında yazılı suçlar zor kullanılarak işlenir veya bu suretle işlenmesine teşebbüs olunursa verilecek ceza bir misli artırılır’’

Kanuna bakıldığında Atatürk’ün hatırasına hakaret suçuna verilecek cezanın 3 halde yarı oranında 2 halde 1 kat artırılacağı görülmektedir :

1.Suçun iki veya daha fazla kimseler tarafından toplu olarak işlenmesi durumunda verilecek ceza yarı oranda artırılır.

2.Suçun veya umumi veya umuma açık mahallerde işlenmesi durumunda verilecek ceza yarı oranda artırılır.

3.Suçun basın vasıtasıyla işlenmesi durumunda verilecek ceza yarı oranda artırılır.

4.Suçun zor kullanılarak işlenmesi ya da işlenmeye teşebbüs edilmesi durumunda ceza 1 kat artırılır.

MANEVİ UNSUR

5816 sayılı Atatürk Aleyhine İşlenen Suçlar Hakkında Kanunun 1. Maddesinin 2.fıkrasında düzenlenen Atatürk’ü temsil eden heykel, büst ve abideleri veyahut Atatürk’ün kabrini tahrip etme, kırma, bozma veya kirletme suçu özel kastla işlenebilen bir suçtur. Kanunda bu durum yer almasa da Yargıtay kararlarında bu husus açıkça belirtilmektedir. Nitekim Yargıtay 11. Ceza Dairesinin 2019/7876 Esas  ,  2020/2736 Karar sayılı dosyasında failin Atatürk’ün hatırasına hakaret kastı bulunmadığından bahisle sanık hakkında kamu malına zarar verme suçundan ceza verilmesine karar verilmiştir:

‘‘Dairemizin de benimsemiş olduğu YCGK 20.05.1991, E.1991/9-105 ve K.1991/168 sayılı kararında açıklandığı üzere, 5816 sayılı Kanun’un 1/2. fıkrasında düzenlenen "Atatürk’ü temsil eden heykel, büst ve abideleri veya Atatürk’ün kabrini tahrip etme, kırma, bozma veya kirletme" suçunun oluşabilmesi için, eylemin Atatürk’ün hatırasına hakaret özel kastıyla gerçekleştirilmesi gerektiği cihetle; olay günü arkadaşları ile futbol oynayan suça sürüklenen çocuk ...’nun meydanda bulunan Atatürk heykelinin bulunduğu yapının üstüne çıkmaya çalıştığı, ancak çıkamaması üzerine eline geçirdiği mermer parçasını fırlatarak heykelin alt kısmında bulunan mermeri kırmasından ibaret eyleminde, Atatürk’ün hatırasına hakaret özel kastının bulunmadığı, eylemin kamu malına zarar verme suçunu oluşturduğu gözetilmeksizin, yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi, Yasaya aykırı…’’

Aynı yönde Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2016/61 Karar sayılı dosyasında da bu yönde karar verilmiştir:

Sanık … hakkında mala zarar verme suçundan kurulan hükme yönelik yapılan temyiz incelemesine gelince; Tüm dosya kapsamına göre, sanığın kimliği tespit edilemeyen şahıslarla birlikte Fevzipaşa İlköğretim Okulu’nun bahçesinde bulunan Atatürk büstünü tahrip ederek yerinden söktükleri ve benzin dökerek ateşe verdikleri olaya ait görüntülerin sanığa ait cep telefonu ile kayıt altına alındığının anlaşılması karşısında, eylemin Atatürk’ün manevi şahsiyetine hakaret etme amacıyla özel saikle işlenmesi nedeniyle, 5816 sayılı Kanunun 2/1. maddesinde düzenlenen suçu oluşturacağı, hukuki durumunun buna göre takdir ve tayini gerektiği gözetilmeden suç vasfında yanılgıya düşülerek yazılı şekilde hüküm kurulması, bozma nedenidir. ’’

HUKUKA AYKIRILIK UNSURU

Maddede yer alan unsurların yapılmasıyla hukuka aykırılık kendiliğinden oluşmaktadır.  Kanunda özel hukuka aykırılık düzenlenmiştir.

SUÇUN ÖZEL GÖRÜNÜŞ BİÇİMLERİ

*İştirak : 5816 sayılı Atatürk Aleyhine İşlenen Suçlar Hakkında Kanunun 1.maddesinin 3.fıkrasında özel bir iştirak hükmü yer almaktadır. Maddede ‘‘Yukardaki fıkralarda yazılı suçları işlemeye başkalarını teşvik eden kimse asıl fail gibi cezalandırılır.’’ Denilmek suretiyle teşvik etme fiilinde bulunan asli fail gibi cezalandırılmaktadır.

*İçtima : 5816 sayılı Atatürk Aleyhine İşlenen Suçlar Hakkında Kanun özel bir kanundur. Bu nedenle fiil başka suçu oluştursa dahi bu kanundan dolayı fail cezalandırılır.

SORUŞTURMA , KOVUŞTURMA , YAPTIRIM

5816 sayılı Atatürk Aleyhine İşlenen Suçlar Hakkında Kanunun 1.maddesinin 2.fıkrasında düzenlenen Atatürk’ü temsil eden heykel, büst ve abideleri veyahut Atatürk’ün kabrini tahrip etme, kırma, bozma veya kirletme suçu resen soruşturulur. Kanunun 3.maddesinde bu durum şu şekilde ifade edilmiştir : Bu kanunda yazılı suçlardan dolayı Cumhuriyet savcılıklarınca re'sen takibat yapılır.

5816 sayılı Atatürk Aleyhine İşlenen Suçlar Hakkında Kanunun 1.maddesinin 2.fıkrasında düzenlenen Atatürk’ü temsil eden heykel, büst ve abideleri veyahut Atatürk’ün kabrini tahrip etme, kırma, bozma veya kirletme suçunu işleyen fail bir yıldan beş yıla kadar ağır hapis cezası ile cezalandırılır.

ATATÜRK’Ü TEMSİL EDEN HEYKEL, BÜST VE ABİDELERİ VEYAHUT ATATÜRK’ÜN KABRİNİ TAHRİP ETME, KIRMA, BOZMA VEYA KİRLETME SUÇUNDAN MAHKUMİYET ALAN SANIK HAPİS YATAR MI?

Hakim sanık hakkında hapis cezasına hükmetmişse kesinleşmiş olan hapis cezalarının ne kadar yatarının olduğunun tespiti noktasında İnfaz Hukukunun çok iyi bilinmesi gerekmektedir. İnfaz Hukuku sık değişen bir hukuk dalı olduğundan kararın kesinleştiği tarih önem taşımaktadır. Kesinleşme tarihinde yürürlükte bulunan kurallar uygulama alanı bulacaktır.  Yine sanık hakkında hükmedilen cezanın ne kadar yatarının olduğu belirlenirken bu suçun sanık açısından mükerrer suç olup olmadığı , suçun işlendiği tarihte sanığın kaç yaşında olduğu , sanığın eğitim durumları gibi hususlar önemli olmaktadır. Bu konu hakkında detaylı bilgi almak için uzman bir avukat ile iletişime geçmeniz tavsiye edilir .

Stajyer Avukat Sema Nur Deveci Ustundağ

Avukat Hüseyin Acar

Reşit Hukuk & Danışmanlık